Aile & Çocuk

Anne Babalar Neden Çocuklarının Başarısız Olmalarına İzin Vermeli?

çocuk_aile

13 yıl önceydi. Henüz öğretmenlik yapmaya yeni başlamıştım. Bir öğrencim, verdiğim ödevi yaparken bir başkasının yazısını kaynak göstermeden, sanki kendi düşünceleriymiş gibi kullanmıştı. Bu bir disiplin suçuydu ve ben bu öğrencimin annesini okula çağırmıştım. Heyecandan ayaklarım titriyordu.

Öğrencimin annesi hışımla geldi yanıma ve öfkeyle, kızının yanlış bir şey yapmadığını söyledi. Oysa kızı yanlış birşey yapmıştı. İnternetten bulduğu paragrafları, hiç değiştirmeden, aynen kullanmıştı. Ama o kızının birşey yapmadığını tekrarladı, çünkü ödevi annesi hazırlamıştı.

Çok şaşırmıştım ve ne diyeceğimi bilemiyordum. Bir an sessiz kaldım ve düşündüm. Anneyi derhal okuldan kovmam mı gerekiyor? Yoksa çocuklara yaptığım gibi öğlen teneffüs cezası mı vermeliyim? Ya da tahtaya, bir daha internetten bulduğu yazıları birebir kullanarak kızının ödevini yapmayacağını mı yazdırmalıyım?

Ancak annesinin bir savunması vardı. Kızı o gün oldukça fazla sıkıntılıydı ve o da kızının bunalmaması için ödevini yapmayı üstlenmişti. Yani dürüst davranmıştı. Netice olarak kızına ödevini kendi yapmadığı için sıfır verdim ve yeniden aynı ödevi yapmasını istedim. Anne için doğal olarak birşey yapamazdım. Bu olay o kadar çok rüyalarıma girdi ki!

Bu olaydan anne, kendisi için ne sonuç çıkardı bilmiyorum. Ama kızı, yanlış bir hareketin nasıl sonuçlanacağını öğrenmiş oldu. Şimdi anne ve babalara diyorum ki, çocuklarınızın ödevlerine gerektiğinden fazla yardım etmeyin, ya da bir projesini olduğu gibi siz üstlenmeyin.

Öğretmenler arasındaki konuşmalarımızda, öyle hikayeler duyuyorum ki, anne ve babalar çocuklarını aşırı decerece korumaya çalışıyorlar. Anne ve babalar çocuklarını sürekli olarak güçsüz ve çaresiz görüyorlar ve bu şekilde yetiştiriyorlar. Aynı şekilde çocuklar da kaygılı bir şekilde yetişkinliğe doğru yol alıyor. Ters durumlar veya hatalar ile başa çıkabilmek için ihtiyaçları olan duygusal kaynaklardan yoksun kalıyorlar.

Queensland Teknoloji Üniversitesi hocalarından birinin bir çalışmasını okumadan önce, öğretmenlerin geçmiş deneyimlerinin en iyi örnekler olduğunu sanıyordum. Bir yandan aşırı korumacı anne ve baba yaklaşımlarından, diğer yandan kendini öğretmenliğe adamış insanların çabalarından ortaya çıkan deneyimlerdi bunlar.

Bahsettiğim çalışmada aşırı korumacı anne ve baba yaklaşımları ele alınmış. Deniyor ki, aşırı korumacı tavırlar, çocukların bugünkü ve gelecekteki başarılarını arttırmak için atılan yanlış adımlardır. Çalışma yapılırken, öğretmenler, rehber öğretmenler ve psikologlarla çeşitli anketler yapılmış. Bu kişilere, aşırı korumacı anne ve baba örnekleri sorulmuş ve bu örneklerin açıklanması istenmiş. Elbette bu yöntemin sübjektif yönü tartışmaya açıktır. Yine de oldukça fazla örnek çıkmış ortaya.

Bu örneklerin bir kısmı, çocuğun kampa gitmesine veya araba kullanmasına izin vermemek gibi, fazlası ile klasik olmuş. Ama bazı örneklerde anne ve babalar çocuklarının tabağındaki yemeği kesiyor veya çocukları herşeyi yemediği için katıldığı partilere ayrıca yemek taşıyor. Aslında bu durumdaki çocuklar acınacak durumdadır. Gerçi onlar için fazla endişelenmeye gerek de yok. Nasıl olsa bir gün kendi başlarına kaldıklarında, kendilerini kurtarabilir ve normal yaşama ayak uydurabilir.

Ancak bazı aşırı korumacı örnekler gerçekten endişe verici boyuttadır. Çocuğun özgüvenini yıkan, bağımsızlıkla ilgili gelişimini bozan örnekler de var. Bazı anne ve babalar, gerçek ne olursa olsun, çocuklarının algısının doğru olduğunu kabul ediyor, çocuğuna inanıyor ve onun hata yapmış olacağını hiç kabul etmiyor. Bu anne ve babalar suçludur.

Aşırı tepki veren ve çocuktan beklentileri çok düşük olan bu anne ve baba örneklerine çok sık rastlıyoruz. Onlar çocuklarının kendi sorunlarını çözmelerine hiç fırsat tanımıyorlar. Bu anne ve babalar, çocuk okula giderken öğle yemeğini veya ödevini veya bir giysisini evde unutmuşsa, bir telefon geldiğinde hemen okula koşuyorlar. Ama diğer taraftan çocuklarının karnelerinde hep iyi notlar görmek istiyorlar ve okul yönetimini çocukları okuldan almakla tehdit ediyorlar.

Böyle olunca çocuklar hareketlerinin sorumluluğunu almayı öğrenemiyorlar. Aksine herşeyi istemeye hakkı olduğuna inanıyorlar. Anne ve babalar ise okul ile ilşkilerinde, çözüm odaklı ve güvene ve işbirliğine dayalı bir tutum sergileyemiyorlar. Oysa böyle bir ilişki kurulmasından, hem okul hem de çocuk yararlanacaktır.

Çocuklarının öğrenmesine izin vermeyen bu aileler beni çok endişelendiriyor. Öğretmenler çocuklara okuma, yazma ve aritmetik yanında, sorumluluk alma, iyi davranışlar, birlikte olma, sınır koyma ve öngörü de öğretirler. Bu sayılanları testlerle ölçmek mümkün olmasa da bu beceriler ilerideki yaşam için son derece önemlidir.

Yanlış anlaşılmasın. Anne ve babaların öğretmenlere körü körüne güvenmelerini beklemiyorum. Ben bile bunu yapmak istemem. Ancak çocuklar hata yapacaktır ve bu hatalarından dersler çıkaracaktır. Onların hata yapmalarına göz yummak görev ihmali değildir. Anne va babaların bunu akıllarından çıkarmaması gerekir.

Bunca yıldır öğretmenlik yapıyorum. Bu süre içinde en iyi öğrencilerim, yaşamlarında mutlu ve çok başarılı olan öğrencilerim, hata yapmalarına izin verilen öğrencilerim olmuştur. Zamanında bu öğrencilerim, attıkları yanlış adımlar için sorumluluk almışlar ve hataları ile yüzleşebilmişlerdir.

Şimdi artık, o 13 yıl önce yaşadığım olaydaki anneyi düşünmüyorum. Onun doğruyu görmesi için ne yapabilirdim diye kafa yormuyorum. O olay benim için kapandı artık. Öğrencim içinse zaten elimden ne geliyorsa en iyisini yapmıştım.

Bugün anne ve babalara şunu söylüyorum. Bırakın çocuklarınız hata yapsın. Bu hatalar çocuğun gelişmesi için en güzel fırsatlardır. Ama biliyorum ki o anne ve babaların birçoğu bana hiç inanmıyor. Ama kafama takmıyorum ve sabrediyorum. Ortaokul yıllarında çocuklara verdiğim dersler zamanla unutuluyor. Biliyorum ki öğrencilerim bana teşekkür kartları göndermeyecek. Günlük derslerden ve öğrencilerimle geçirdiğim zamandan tad almaya çalışıyorum. Bu bana yetiyor. Yine de birşeyin hayalini kurmadan edemiyorum. Öğrencilerime yaşamda esnek olabilmeyi, kendi yollarını bulabilmeyi, zorluklara göğüs gerebilmeyi öğreten bir öğretmen olmak. Kısaca yetkin ve kendine güvenen insanlar yetiştirmeyi başaran bir öğretmen olmak.

Kaynak: http://www.theatlantic.com/national/archive/2013/01/why-parents-need-to-let-their-children-fail/272603/

Yorum Yazınız